Yeşil Reklamcılık (Green Advertising)

Son zamanlarda adını reklamlarda sık sık duyduğumuz terimler var. ‘’Doğa dostu’’ , ‘’Geri dönüştürülebilir atıklar’’ , ‘’Çevre dostu ürünler’’.

Peki neden bu terimler reklam şirketlerinin bu kadar gündeminde ?

İş alanında bu denli atılan çevresel adımların genel olarak desteklenmesi gerekse de tüketicilerin bu alandaki bilgi eksikliğinin ve çevreye olan duyarlılığının kötüye kullanılması sonucu doğmamalıdır.

Bu tarz çevresel ifadeler genelde bir ürünün ambalajında ya da bir ürünün reklamında ya da web sitesinde yer alabilir. İşte bu yüzden öne sürülen çevresel beyanların hukuka uygunluğu önem arz etmektedir.

Bu kapsamda, Reklam Kurulu tarafından 13 Aralık 2022 tarihinde Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca ‘’Çevreye İlişkin Beyanlar İçeren Reklamlar Hakkında Kılavuz ‘’ çıkarılmıştır.

Peki nedir bu Çevresel Beyan?

Çevresel Beyan söz edilen Kılavuz’da şöyle tanımlanmaktadır. ‘’ Ticari reklam veya ticari uygulama kapsamında bir mal veya hizmetin bileşen, üretimi, piyasaya arz süreci, kullanımı veya bertaraf edilme süreci ile ilgili olarak çevresel fayda sağladığına veya çevreye olumsuz bir etkisinin bulunmadığına ilişkin ibare veya görsel’’ olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca Kılavuz’da çevresel beyanlar içeren reklam ve tanıtımların tüketicinin çevreye olan duyarlılığını kötüye kullanılmasına ve bu iddiaların tüketiciyi yanıltmasını önlemek amacıyla önemli kurallar getirilmiştir.

Reklamlarda bu çevresel beyanların genelde ‘’ sürdürülebilir’’ ‘’yeşil’’ ‘’eco-friendly’’ ‘’sıfır atık’’‘’sıfır karbon’’ olarak ileri sürüldüğü görülmüştür. Bu iddialar yeteri kadar açıklama yapılmadan tüketiciyi terredüte düşürecek şekilde kullanılmamalıdır.

Peki reklamlar nasıl olmalıdır? Reklamlar bu çevresel beyanların ne hakkında olduğu, ne için ve nasıl kullanıldığı, tamamen veya kısmen ürünün yaşam döngüsü ile ilgili olup olmadığına ilişkin ayrıntılı bilgiler içermelidir.

Yani ‘’yeşil’’ olarak adlandırılan bir ürünün hangi yönünün “yeşil” olduğunu reklamdan anlayamıyorsanız, o reklam sizi yanıltıyor olabilir. Bir ürünün sadece bir kısmı geri dönüştürülebiliyorsa ürünün tamamının geri dönüştürülebiliyormuş gibi reklam yapılması doğru değildir. Örneğin bir içecek aldınız ve bu içeceğin ambalajında ‘’Geri Dönüştürülebilir’’ ibaresi yer alıyor, eğer ki şişe kapağı geri dönüştürülemez ise şişenin tamamının geri dönüştürülebilir olduğunu gösteren reklam hukuka aykırı hale gelir.

Tüketicilerin bir ürünün üretiminde yanıltılmaması gerekmektedir. Örneğin bir tekstil firması ürününü ‘’rüzgar enerjisiyle üretilmiştir’’ şeklinde reklam yapıyorsa ve o ürünün üretiminde kullanılan enerjinin %40-50’si aslında rüzgar enerjisiyse bu tarz bir reklam tüketiciyi tam olarak bilgilendirmediği için kanuna aykırı olacaktır. Örneğin, deterjan imalatında fosfat kullanımı kanunen katı sınırlamalara tabi olduğundan, bir deterjan ürünü ve ambalajının reklamında “Fosfat kullanımını azaltıyoruz” ifadesi hukuka aykırı olacaktır. Bu nedenle, pazardaki tüm markaların uyması gereken zorunlu sınırlamalara sadece reklam veren markanın uyduğu izlenimi yaratmak yanıltıcı olabilir.

Ayrıca, reklamlarda yer alan karşılaştırmalı çevresel beyanlar yoluyla yapılan karşılaştırma özellikle reklam verenin söz konusu ürünü aynı marka altında kendi önceki ürünleriyle mi yoksa rakiplerinin ürünleriyle mi karşılaştırdığı müşteriye açıkça iletilmelidir. Örnek olarak, “%20 daha fazla geri dönüştürülmüş bileşen” ifadesini, tüketiciler iki şekilde yorumlayabileceğinden biraz kafa karıştırıcı olabilir. Bu karşılaştırmanın reklam şirketlerinin yeni ve eski ürünleri arasında mı yoksa reklam şirketlerinin ürünleri ile rakiplerinin ürünleri arasında mı yapıldığının anlaşılması gerekir. Bu nedenle, bu tarz iddialar ek bir açıklayıcı notla birlikte olmadıkça, reklamlarda yer almamalıdır.

Sonuç olarak yayınlanan bu Rehberle beraber çevresel beyanlar içeren reklamlar konusunda standart bir uygulama oluşturulduğunu, tüketicilerin çevre duyarlılığını suistimal edebilecek ve ürünlerin çevresel etkileri konusunda yanıltıcı bir etki oluşturacak reklamların yayınlanmasının büyük bir ölçüde önüne geçileceğini umuyoruz.